Meral Akşener'den yeni dönemin şifreleri: Adana, Mersin, Manisa ve Antalya koşulu mu?

featured

İYİ Parti’nin 3. Olağan Kurultayı’nda Akşener’in gerek CHP’ye yönelik gerekse parti içine yönelik mesajları siyasette tartışılmaya devam ederken İYİ Parti kulislerinde CHP’ye yönelik sözlerin “tam anlamıyla Millet İttifakı’na ve CHP ile birlikteliğe kapıları kapattığı anlamını taşımayacağı” değerlendirmeleri yapılıyor. Akşener’in, kurultaydaki çıkışıyla gerek parti içine gerekse Millet İttifakı’na, “Bundan sonra sürekli fedakârlık yapan, geri çekilen bir lider ve parti olmayacağım. Masada son sözü söyleyen bir siyasi partinin lideri olacağım. Parti içinde de son sözü ben söyleyeceğim” mesajını verdiği kaydediliyor. Akşener’in, yerel seçimler öncesinde “daha güçlü bir İYİ Parti istediğine” atıfta bulunurken bu kez CHP’li 11 büyükşehir belediye başkanlığını yeniden “CHP’ye bırakmak istemediği” kaydediliyor. 

ADANA, MERSİN KOŞULU MU? 

İYİ Parti kulislerinde, Akşener’in yerel seçimler öncesinde yeniden CHP ile olası bir ittifak halinde, bu kez 11 büyükşehir belediyesindeki adaylıklar için “sözü CHP’ye bırakmayacağı” değerlendiriliyor. Bunun için de Adana, Mersin, Antalya, Manisa gibi iller örnek gösteriliyor. 2019 yerel seçimlerinde Cumhur İttifakı kapsamında AKP’nin, Adana, Mersin ve Manisa büyükşehir belediye başkanlıklarında “MHP’nin adayına destek verdiği” anımsatılırken “Bu iller milliyetçi – muhafazakâr seçmenin de yoğunlukta olduğu iller. Örneğin 14 Mayıs’taki milletvekili seçimlerinde Adana’da, İYİ Parti’nin milletvekili gösterdiği isimler, hem MHP tabanından hem de AKP tabanından oy aldılar. Mersin’de Burhanettin Kocamaz, Adana’da Hüseyin Sözlü, uzun süre belediye başkanlığı yaptı. Antalya’da da İYİ Partili pek çok ilçe belediyesi var. Manisa da İYİ Parti’nin yüksek oy aldığı illerden biri. Bu kentlerde neden İYİ Partili aday olmasın? CHP, pekâlâ bu illerde İYİ Parti’nin adaylarını destekleyebilir. Burhanettin Kocamaz Mersin’de İYİ Parti’nin adayı olarak gösterilebilir” değerlendirmeleri yapılıyor. 

“CHP’nin, Cumhur İttifakı kapsamında Ankara, İstanbul ve İzmir gibi illeri kaybetmek istemeyeceği, bu nedenle de İYİ Parti ile yeniden Millet İttifakı kapsamında yerel seçimlerde bir araya gelmekten yana tavır izleyeceği” kaydedilirken, “Oyumuzun yüksek olduğu büyükşehirlerde masaya yumruğumuzu vuracağız. Bu kez 11 büyükşehir belediyesini salt CHP’ye bırakmayacağız. Büyükşehirlerde de söz söyleyen bir parti konumunda olacağız. CHP, İYİ Parti’nin koşullarını desteklemezse, Akşener kurultaydaki çıkışı ile çok net bir mesaj verdi, ‘eğer dediğimiz gibi bu kez kazanacak adaylar olmazsa biz yolumuzda yürürüz’ dedi” yorumları yapılıyor. 

‘CHP’Yİ KÜSTÜREBİLİR’

Akşener’in kurultayda CHP’ye yönelik sözlerinin sahada “CHP’li seçmeni küstürebilme ihtimalinin de göz önünde bulundurulması gerektiğinin” altı çiziliyor. CHP’nin de Akşener’in kurultaydaki sözlerinin ardından “ittifak kapsamında masada tek güç olmak isteyebileceği ve İYİ Parti’nin taleplerine ‘tümüyle evet demeyebileceği’” de konuşuluyor. CHP’nin de elinde bulundurduğu 11 büyükşehir için “İYİ Parti ile olası ittifak kapsamında geri adım atmayacağı” parti içinde değerlendiriliyor.

ÇATLAK SES İSTEMİYOR 

Akşener’in kurultayda 55 yeni isme Genel İdare Kurulu’nda (GİK) yer vermesi de “Sözünü dinletebileceği bir GİK oluşturdu. Genel başkan attığı adımlarda artık ‘çatlak ses’ istemiyor” şeklinde yorumlanıyor. Ayrıca partide Şenol Sunat, Cihan Paçacı gibi isimlerin neden yer almadığı da konuşuluyor. MHP’de de etkin isimler arasında yer alan Koray Aydın’ın, “TBMM Grup Başkanı, Müsavat Dervişoğlu, Erhan Usta gibi isimlerin de İYİ Parti grup başkanvekili yapılarak, parti içi siyasetten uzaklaştırıldığı” ileri sürülüyor.

“CHP ile İYİ Parti’nin ilişkilerinde, ittifak kapsamında aktif rol oynayan Cihan Paçacı gibi bir isme GİK’te yer verilmemesinin dikkat çekici olduğu” belirtilirken, 6’lı masada üstlendiği rol açısından Şenol Sunat’ın da aynı Paçacı gibi GİK’te yer almamasının yerel seçimlere gidilen süreçte “stratejik bir hata olduğu” kaydediliyor. GİK’in sürpriz ismi Oktay Vural için de Başkanlık Divanı’nda genel başkan tarafından Siyasi İşler Başkanlığı görevine getirilebileceği ileri sürülüyor.

ALTILI MASANIN KURMAYI YOK

Başkanlık Divanı’nda yer alan Rıdvan Uz, Şenol Sunat, Ahmet Kamil Erozan, Mehmet Salim Ensarioğlu gibi isimlerin de GİK’te kendine yer bulamaması dikkat çekiyor. Akşener’in kurmaylarından Şenol Sunat, altılı masanın Seçim Güvenliği Komisyonu’nda yetkin isim olarak çalışıyordu. GİK’in yeni isimleri arasında partiye yeni katılan MHP’nin kurucu Genel Başkanı Alpaslan Türkeş’in kızı Ayyüce Türkeş, eski Türkiye Diyanet Vakfı Kadın Kolları Başkanı Ayşe Sucu, eski AKP milletvekili ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eski doktoru Turhan Çömez yer alıyor.

Eski GİK’te bulunan şu 14 isim yerini korudu: “Uğur Poyraz, Ümit Özlale, Bahadır Erdem, Ünzile Yüksel, Metin Ergun, Dursun Çolak, Mehmet Tolga Akalın, Naci Cinisli, Burak Akburak, Taha Orhun Ertürkmen, Şükrü Küleyin, Cumali Durmuş, Sevin Çağlayan, Mehmet Aslan.” Öte yandan, Akşener’in blok listesinde yer alan Ümit Dikbayır’ın ise en düşük oyu alarak GİK’e seçilmesine karşın “kadın kotasına” takılarak GİK’te yer almaması dikkat çekiyor.